10 Ocak 2018 Çarşamba

Her Çocuk Üstün Yeteneklidir


Image result for her çocuk üstün yeteneklidir


“İyi bir öğretmen, yavaş yavaş kendisini gereksiz hale getirendir”
Thomas Carruthers
Geçtiğimiz yaz, öğretmen olan bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine Prof. Bahar Eriş’in “Her Çocuk Üstün Yeteneklidir” isimli kitabını okudum. Çok etkilendiğim, her satırını tekrar tekrar okuduğum, sıklıkla belli bölümlerini gözden geçirdiğim bir kitap oldu.
Özellikle biz öğretmenlerin, öğrencilerimizin hayatındaki yerimiz konusundaki farkındalığımı artırmış olması benim için özel kıldı okuduğum satırları... Sanat ve bilim alanında dünyaya yön vermiş insanların hayat öyküleriyle güçlendirilen örnekler, kitabı daha ilgi çekici hale getirmiş. Kendime sık sık sorduğum, “Bir öğretmen olarak neler yapmalıyım?” sorusuna yeni cevaplar buldum.
Öğrenmeye giden yolda büyük bir paya sahip biz öğretmenlere neler düşüyor?
Öncelikle bilgi ve deneyimlerimizi öğrencilerin ihtiyacı doğrultusunda uygulamaya koyma konusunda gayret etmeliyiz. Öğretmenin, empati yeteneğinin olması, öğrenciyi dinlemesi ve gözlemlemesi, öğrenciyle güven bağı kurabilmesi, kendisinin her konuda uzman olmadığını kabul edebilecek özgüvene sahip olması, öğrenciyi gerektiğinde doğru kaynaklara, kanallara yönlendirebilecek mesleki donanıma sahip olması, çoğunlukla kendisi yapmak yerine yaptırması, çözmek yerine çözdürmesi, deyim yerindeyse balık vermek yerine balık tutmayı öğretmesi gerekiyor. 
Öğretmek sözcüğünün işaret ettiği pasif eylemden ve bu anlamdaki geleneksel öğretmenlik anlayışından elimizden geldiği kadar sıyrılıp öğrenme süreci için gerekli olan duygusal, kişisel, aktif ve içsel sürecin bir parçası olmalı, Carruthers’in dediği gibi yavaş yavaş kendimizi gereksiz hale getirmeliyiz.
Olumlu bir öğrenme süreci için kural şu: Konuyu açıklama, önce kendi yaparak gösterme, daha sonra öğrenciye yaptırma, öğrenciyi izleyerek hatalarını düzeltme ve yoğun tekrar yaptırma. Amaç adım adım ilerlemek, hatalardan öğrenmek, bol tekrarla pekiştirmek, bir kerede büyük hamleler yerine küçük adımlarla gelişme sağlamak.
Öğrenmenin duygusal bir süreç olduğundan hareketle, konuyu sevdirmek çok önemli. Öğrencinin dikkatini çekmek, konuyu ilginç kılmak ve öğrencinin daha çok öğrenmek istemesini sağlayacak bir ortam oluşturmak. Diğer bir deyişle öğretmenin duygusal zekâsının yüksek olması gerektiğini söylemek yanlış olmaz.
Kitabın çok ilgimi çeken bölümü, “Yeteneğin Şifresi” isimli bir başka kitaptan yapılan alıntı oldu. Yetenekleri dünyaca üne kavuşmuş kişilerin öğretmen ve koçlarını inceleyen Coyle, başarılı öğretmenlerin konuşmaktan çok dinlediklerini, öğrencilerinin hatalarını gördüklerinde kısa ve kesin ifadelerle müdahale ettiklerini belirtiyor. Cümlelerinde “Lütfen şunu yapar mısın?” ya da “Sence şöyle yapsan nasıl olur?” gibi belirsiz ifadeler kullanmıyorlar. Bunun yerine kısa, hedefe odaklı, emir kipinde ifadeler kullanıyorlar. “Şimdi bunu yap!” gibi. Bunu söylerken bir diktatör gibi değiller. Sadece hedefe ulaşmak için yapılması gerekeni dürüstçe söylüyorlar. Hedefe ulaşıldığında, “Güzel, şimdi bir sonraki adımda şunu yap,” diyerek başarıyı övüyorlar ve bir sonraki adıma geçiş için basamak olarak kullanıyorlar.
Öğrenme yolculuğunda öğrencilerime daha iyi bir rehber olabilmek için keyifle okuduğum bu kitabın içeriğini uygulamaya gayret ederken de çok keyif aldığımı söylemeliyim. Bilgiye ulaşmanın kolay olduğu günümüzde bilgiyi değil, doğru bilgiye etkin şekilde ulaşmayı öğretebilmek umuduyla...

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Bir öğretmen adayı olarak 2018 okuma listeme kesinlikle ekleyeceğim, teşekkürler (=

Adsız dedi ki...

Funda hm. kitap tavsiyelerinizi buradan da takip ediyor olabilmek çok keyifli, emeğinize sağlık.

Adsız dedi ki...

Funda Hanım, ülkemizde bu bakış açısına sahip öğretmenler arttıkça, insan kaynağı kalitesi de yükselecektir. Çok teşekkürler. Elif Tura

Adsız dedi ki...

Funda Hanım, öğrenme yolculuğunda öğretmenin kendini doğru konumlandırması ve dediğiniz gibi duygusal zekasının yüksek olması çok önemli. Yazdıklarınıza yürekten katılıyorum.

Adsız dedi ki...

Yine çok güzel bir yazı yazmışsınız. Sizin gibi öğrenen öğretmenlerin artması dileğiyle...

Kitaplara ve Okumaya Dair

  KİTAPLARA VE OKUMAYA DAİR “Akşam vakti, büyüleyici bir masalın tam ortasındaki bir çocuğa, kerameti kendinden menkul bir gerekçe göstere...